Yeşilin binbir tonunun suya karıştığı güzellik: Karacabey Longozu
[ad_1]
Bursa’nın Karacabey ilçesinde yer alan ve sakinliğiyle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde günübirlik izole tatil için tercih edilen longoz (su basar ormanı),büründüğü yemyeşil örtüsüyle ziyaretçilerini büyülüyor.
AA’nın haberine göre Marmara Denizi’nin kıyısında, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün koruması altındaki Karacabey Longozu, birçok kuş türü için önemli bir beslenme, dinlenme ve üreme alanı niteliği taşıyor.
Kumlu yolları, büyük sazlıkları, heybetli ağaçları, yer yer su birikintileri ve Dalyan Gölü’yle dikkati çeken, avlanmanın yasak olduğu longozda bulunan sulak alanlarda, yakın kırsal mahallelerin sakinlerine ait mandalar ve yerli ırk inekler serinliyor.
İzmir’den Bursa‘ya yaklaşık bir asır önce göç eden Yörüklerin doğaya saldığı Orta Asya kökenli atlar da longozda sürüler halinde yabani olarak gezip nesillerini sürdürüyor.
Doğayla uyumları ile dikkati çeken ve bölge insanı tarafından efsaneleştirilip pek çok rivayete konu edilen yılkı atlarıyla longoz, seyrine doyumsuz görüntüler oluşturuyor.
Nilüferleri, endemik bitki türlerini, yabani memelileri barındıran, yeşilin binbir tonunun suyla bütünleştiği, doğa belgesellerini aratmayan longoz, huzurlu ortamıyla salgın sürecinde günübirlik ziyaretçilerini ağırlıyor. Kapalı mekanlardan uzaklaşıp longoza gelenler, doğa yürüyüşü yaparak, gölde kayıkla tur atıyor.
“PEK ÇOK ALANDA ÜLKEMİ İÇİN LABORATUVAR GİBİ”
Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, salgın sürecinde insanların tatil alışkanlıklarının değiştiğini söyledi.
Bu durumun doğal alanlara ve bakir yerlere olan ilgiyi de had safhaya çıkardığını belirten Özkan, “Karacabey’in doğası pandemi süreciyle beraber insanların rahat bir nefes almak için öncelikli tercihi haline geldi. Karacabey Longozu, Eskikaraağaç Leylek Köyü, Uluabat Gölü, ıhlamur ormanları gibi doğal güzellikleriyle Karacabey, mesafe kurallarına uygun ve ailece doğada vakit geçirme imkanı sağlıyor” dedi.
Özkan, doğal güzellikleri ve değerleri tanıtmaya çalışırken, diğer yandan bunların sürdürülebilir şekilde korunması ve gelecek yıllara aktarılması için de çabaladıklarını anlattı.
Bölge halkı ve ilgili kuruluşlar ile yaptıkları çalışmalarla, bu alanlarda insanların huzurlu bir şekilde doğaya zarar vermeden vakit geçirebildiğini vurgulayan Özkan, “Longoz, bitki türlerinden yaban hayvanı çeşitliliğine kadar pek çok alanda ülkemiz için laboratuvar gibi. Öyle ki 300’e yakın farklı kuş türü, endemik bitki türleri ve nadir görülen canlılara ev sahipliği yapmasıyla, keşfetmeye değer, nadide doğal güzelliklerimizden” diye konuştu.