Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı sunumda, enflasyonla mücadeledeki kararlılıklarını vurgulayarak, likidite koşullarını yakından izleyeceklerini ve talep koşullarındaki olumsuz gelişmelerde gerekli önlemleri alacaklarını belirtti. Karahan'ın açıklamaları, ekonomik çevrelerde yakından takip edildi.

Enflasyonla Mücadelede Kararlılık Sürüyor

Karahan, küresel ekonomik gelişmelere de değinerek, ABD'nin gümrük vergisi paketinin küresel ticaret dinamiklerini etkileyebileceğine dikkat çekti. Küresel büyümedeki zayıflama beklentisiyle enerji emtia fiyatlarında düşüşler görüldüğünü, ancak jeopolitik risklerin ve arz yönlü faktörlerin emtia fiyatları üzerinde belirleyici olmaya devam edeceğini ifade etti. Merkez bankalarının ise indirim süreçlerini temkinli sürdüreceklerini vurguladığını aktardı.

Yurt içi makroekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Karahan, mal talebine ilişkin göstergelerin yurt içi talebin ılımlı seyretmekle birlikte bir miktar dirençli olduğunu gösterdiğini belirtti. Perakende satış hacim endeksinin arttığını, ancak kartla yapılan reel harcamaların daha zayıf bir görünüme işaret ettiğini ifade etti. Özellikle hizmet sektörlerindeki harcamaların ılımlı seyrettiğini vurguladı.

Karahan, talep göstergelerini yakından takip ettiklerini ve talep koşullarındaki gelişmelerin dezenflasyon sürecini olumsuz etkilemesi durumunda gerekli önlemleri alacaklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

Dezenflasyon Süreci Devam Ediyor mu?

Dezenflasyon sürecinin devam ettiğini dile getiren Karahan, enflasyondaki gidişatı daha sağlıklı görebilmek amacıyla oluşturdukları ana eğilim göstergelerini yakından takip ettiklerini bildirdi. Bu göstergeleri oluştururken enflasyonu geçici şoklardan, mevsimsel etkilerden ve dalgalanmalardan arındırdıklarını ifade etti. Karahan, ana eğilimin ocak ayındaki artışın ardından şubat-mart döneminde önemli bir yavaşlama gösterdiğini, ancak nisan ayında finansal piyasalardaki gelişmelerin etkisiyle bir yükseliş izlediklerini belirtti.

Mal enflasyonunun görece düşük seyrettiğini vurgulayan Karahan, mallara kıyasla kademeli biçimde gerçekleşse de hizmet sektöründe de yavaşlama eğilimi gördüklerini dile getirdi. Yıllık olarak bakıldığında düşüş eğilimini sürdüren gıda fiyatlarının, martta ramazan ayının da etkisiyle yükselmesinin ardından nisanda daha ılımlı artış kaydettiğini anlatan Karahan, geçtiğimiz ay yurt genelinde gerçekleşen zirai don hadisesinin önümüzdeki dönem için başta meyve olmak üzere işlenmemiş gıda fiyatları üzerinde yukarı yönlü riskleri artırdığını söyledi.

Para Politikası Araçları Kararlılıkla Kullanılacak

Karahan, geçmişe endeksleme eğilimi güçlü eğitim ve kira gibi kalemlerin hizmetler enflasyonunu yukarı çektiğini belirterek, uluslararası ham petrol fiyatlarının bir önceki Enflasyon Raporu'nda öngördükleri patikanın önemli ölçüde altına gerileyerek, ithalat fiyatlarının manşet enflasyona olan etkisini hafiflettiğini kaydetti. Alınan politika tedbirleri ve manşet enflasyondaki düşüşü takiben enflasyon beklentilerinin sektörel farklılık göstermekle birlikte gerileme eğilimine girdiğini, ancak son dönemde finansal piyasalarda yaşanan gelişmelerin etkisiyle nisanda enflasyon beklentilerindeki iyileşmenin duraksadığını ifade etti.

Karahan, finansal piyasaların etkin işleyişinin sürmesi amacıyla piyasa kuralları içinde tüm para politikası araçlarını, proaktif yaklaşımla, kararlılıkla kullanmaya devam edeceklerini vurguladı. Ayrıca, dezenflasyon sürecinin devamına yönelik kararlılıklarını korurken, likidite koşullarını yakından izlemeyi ve likidite yönetimi araçlarını etkili şekilde kullanmayı sürdüreceklerini söyledi.

Kur korumalı mevduattaki (KKM) gelişmelere de değinen Karahan, son 12 ayda vadesi dolan KKM hesaplarından dövize geçiş oranının yüzde 13,8 seviyesinde kaldığına dikkati çekti. KKM bakiyesinin azalmasının Türk lirası mevduat payını artırarak parasal aktarım mekanizmasını güçlendirdiğini, Merkez Bankası bilançosu üzerindeki riskleri azalttığını belirten Karahan, son dönemde görülen finansal oynaklıkların sistemdeki toplam TL payı üzerinde etkisinin de sınırlı olduğunu söyledi.

Sonuç olarak, TCMB Başkanı Fatih Karahan'ın açıklamaları, enflasyonla mücadeledeki kararlılığın devam ettiğini ve para politikası araçlarının etkin bir şekilde kullanılacağını gösteriyor. Özellikle talep koşullarındaki gelişmelerin yakından takip edilmesi ve gerektiğinde önlem alınacak olması, ekonomik istikrarın sağlanması açısından önemli bir mesaj niteliği taşıyor. Karahan'ın vurguladığı fiyat istikrarı, sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı hedefleri, TCMB'nin önümüzdeki dönemde izleyeceği politikaların temelini oluşturacak gibi görünüyor.