Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Badur, Aşı Haftası kapsamında yaptığı açıklamada aşılamanın önemine dikkat çekti. Aşıların, özellikle çocukluk döneminde hayat kurtarıcı bir rol oynadığını ve bulaşıcı hastalıkların kontrol altına alınmasında kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Her yıl milyonlarca çocuğun aşılar sayesinde hayata tutunduğunu belirten Badur, aşı karşıtlığının toplum sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
Aşılamanın Önemi ve Etkileri
Prof. Dr. Selim Badur, aşıların temiz içme suyu kullanımından sonra en fazla hayat kurtaran sağlık uygulaması olduğunu belirtti. UNICEF'in 2023 raporuna göre, her yıl 4 ila 4,5 milyon çocuğun ölümünün aşılar sayesinde önlendiğini ifade etti. Dünya Sağlık Örgütü'nün 2024 raporu ise son 50 yılda en az 157 milyon insanın hayatının aşılar sayesinde kurtarıldığını gösteriyor.
- Aşılar, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önler.
- Çocukların bağışıklık sistemini güçlendirir.
- Toplum sağlığını korur.
- Hastane başvurularını ve antibiyotik kullanımını azaltır.
Badur, aşılamanın toplum sağlığı için taşıdığı önemin altını çizerek, aşı oranlarının artırılması gerektiğini vurguladı.
Aşı Karşıtlığının Tehlikeleri
Prof. Dr. Badur, aşı karşıtı grupların etkisiyle ülkemizde aşılanmayan çocuk sayısının arttığına dikkat çekti. 2000'li yıllarda yüzlerle ifade edilen bu sayının, 2020 yılında 100 binlere ulaştığını belirtti. Aşılanmayan çocukların sadece kendileri için değil, çevrelerindeki diğer çocuklar için de risk oluşturduğunu vurgulayan Badur, "Benim bedenim benim kararım" veya "Çocuğuma dışarıdan bir madde verilmesine ben karar veririm" yaklaşımlarının sakıncalı olduğunu söyledi. Özellikle sosyal medya üzerinden yayılan yanlış bilgilerle ailelerin aşılar konusunda tereddüt yaşamalarının ciddi bir sorun olduğunu ifade etti.
Kızamık Vakalarındaki Artış ve Salgın Riski
Prof. Dr. Badur, çocuk hastalıkları ile ilgili salgınların dünya genelinde de gündeme geldiğini belirtti. Özellikle ABD'de uzun süredir görülmeyen kızamık vakalarının yeniden yükselişe geçtiğini ve bazı vakalarda ölümlerin yaşandığını kaydetti. Aşı karşıtlığının artması ve aşılamanın aksaması durumunda, kızamık gibi aşıyla önlenebilen hastalıkların yeniden yaygınlaşabileceği ve büyük salgınlara yol açabileceği uyarısında bulundu. Kızamık gibi çok bulaşıcı bir hastalığın kontrol altında tutulabilmesi için toplumun en az %95'inin aşılanması gerektiğini vurguladı.
Aşılar sayesinde her 6 dakikada bir insanın hayatı kurtuluyor. Aşılamanın aksaması, salgınlar başta olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarının oluşmasına zemin hazırlayabilir. Bu nedenle, aşılamanın önemi konusunda toplumun bilinçlendirilmesi ve aşı karşıtı söylemlerin önüne geçilmesi büyük önem taşıyor. Çocuklarımızı ve toplumumuzu korumak için aşılamaya destek olmalıyız.