Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından açıklanan son verilere göre, Türkiye makine imalat sanayisi, 2024 yılının Ocak-Mayıs döneminde ihracatında önemli bir gerileme yaşadı. Miktar bazında %6,2'lik bir düşüş kaydedilirken, değer bazında ise %1,2'lik bir azalma görüldü. Bu düşüş, sektörde büyük bir merak uyandırdı. Peki, bu düşüşün ardında yatan sebepler neler?

Makine İhracatındaki Düşüşün Nedenleri

Makine ihracatındaki bu düşüşün çeşitli nedenleri bulunmaktadır. Küresel ekonomik belirsizlikler, ticaret savaşları ve artan rekabet, Türk makine imalat sanayisini olumsuz etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Ayrıca, hammadde fiyatlarındaki artış ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar da ihracat performansını olumsuz yönde etkiliyor. Özellikle Avrupa pazarındaki talep daralması, Türk makine ihracatını zorlayan bir diğer faktör olarak öne çıkıyor.

Makine imalat sanayisinin ihracatında yaşanan bu gerilemeye rağmen, kilogram başına düşen ortalama birim fiyatı %5,3 artarak 7,8 dolara yükseldi. Bu durum, Türk makine sanayisinin katma değeri yüksek ürünlere yöneldiğinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Ancak, birim fiyatındaki artış, ihracattaki genel düşüşü telafi etmeye yetmedi.

İhracatın Geleceği Ne Olacak?

Makine ihracatındaki düşüşün ardından, sektör temsilcileri ve uzmanlar, alınması gereken önlemler konusunda çeşitli görüşler belirtiyor. İşte öne çıkan bazı öneriler:

• Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapılması: Türk makine sanayisinin rekabet gücünü artırmak için Ar-Ge ve inovasyona daha fazla kaynak ayırmak gerekiyor.
• Pazar çeşitlendirmesi: Avrupa pazarındaki daralmaya karşı, alternatif pazarlara yönelmek büyük önem taşıyor. Afrika, Orta Doğu ve Asya pazarları, Türk makine ihracatı için yeni fırsatlar sunabilir.
• Devlet teşviklerinin artırılması: İhracatçıları desteklemek amacıyla devlet teşviklerinin artırılması, sektörün toparlanmasına yardımcı olabilir.

Sonuç

Makine ihracatında yaşanan bu düşüş, Türk ekonomisi için önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Sektörün rekabet gücünü artırmak, pazar çeşitlendirmesi yapmak ve devlet teşviklerini artırmak gibi önlemler alınarak, ihracatın yeniden yükselişe geçmesi sağlanabilir. Aksi takdirde, bu düşüşün Türk ekonomisi üzerindeki olumsuz etkileri daha da derinleşebilir.