Bahçeli'den Sürpriz Hamle! Önder Anmasına Katılım Şaşırttı
Gündem

Bahçeli'den Sürpriz Hamle! Önder Anmasına Katılım Şaşırttı


07 May 20255 dk okuma23 görüntülenmeSon güncelleme: 11 July 2025

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, TBMM'de düzenlenen Sırrı Süreyya Önder'i anma törenine katılması siyasi kulislerde büyük yankı uyandırdı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un da katıldığı törende, Önder'in barış sürecindeki rolüne vurgu yapıldı.

Törende Neler Yaşandı?

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, törende yaptığı konuşmada Sırrı Süreyya Önder'in Türkiye'de barışın sağlanması ve silahların susması için önemli inisiyatifler aldığını belirtti. Kurtulmuş, "Bu ülkede barışın sağlanması, silahların susması için ideallerini gerçekleştirmek için inisiyatif almış ve önemli misyonlar üstlenmiştir. Terörsüz Türkiye için başlatılan sürece değerli katkılar sunmuştur. Bu değerler bizim için vasiyet anlamı taşıyor." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkanlar:

  • Önder'in barış sürecine katkıları
  • Türkiye'nin onu barıştan yana bir figür olarak hatırlayacak olması
  • Entelektüel ve dost kimliği

Siyasi Anlamı Ne?

Devlet Bahçeli'nin bu anma törenine katılması, MHP'nin geçmişteki sert söylemleri göz önüne alındığında dikkat çekici bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu katılım, siyasi arenada "uzlaşı" ve "diyalog" mesajı olarak yorumlanabilir. Bahçeli'nin bu hamlesi, Cumhur İttifakı'nın geleceği açısından da önemli sinyaller veriyor olabilir.

Sırrı Süreyya Önder Kimdi?

Sırrı Süreyya Önder, Türkiye siyasetinde önemli bir figürdü. Yazar, yönetmen ve siyasetçi kimliğiyle tanınan Önder, özellikle Kürt sorununun çözümü ve barış sürecindeki aktif rolüyle biliniyordu. TBMM'de milletvekilliği de yapan Önder, farklı siyasi görüşlere sahip kesimler tarafından da saygı duyulan bir isimdi.

Devlet Bahçeli'nin Sırrı Süreyya Önder'i anma törenine katılması, Türk siyasetinde yeni bir sayfa açabilir. Bu beklenmedik adım, farklı siyasi görüşlere sahip insanların bir araya gelerek ortak değerler etrafında buluşabileceğine dair umutları artırıyor. Bu tür adımlar, Türkiye'nin geleceği için daha yapıcı ve uzlaşmacı bir siyasi ortamın oluşmasına katkı sağlayabilir.