İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Fransa'da Türk vatandaşlarıyla bir araya gelerek 1915 olaylarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Turan, Türkiye'nin güçlenmesini engellemek isteyenlerin bu konuyu gündeme getirdiğini belirtirken, soykırım iddialarına Gazze'yi örnek göstererek sert bir şekilde yanıt verdi. Bu açıklamalar, Türkiye ve dünya gündeminde geniş yankı uyandırdı.

1915 Olayları: Türkiye'ye Yönelik Bir Algı Operasyonu mu?

Bülent Turan, Fransa'nın başkenti Paris'in banliyösü Mitry-Mory'de düzenlenen "Halk Buluşması: Tarihimizi Bilelim" programında yaptığı konuşmada, 1915 olaylarının Türkiye'yi terbiye etmek amacıyla kullanıldığını savundu. Turan, "Türkiye ne zaman yürüyorsa, ne zaman güçleniyorsa durdurmak, dizginlemek, gündem değiştirmek için bu ve benzer konuları maalesef kullandılar" dedi. Bu ifadeler, Türkiye'nin uluslararası arenada karşılaştığı zorluklara ve bu zorlukların ardındaki nedenlere dikkat çekiyor.

Turan, Türkiye'nin terbiye edilemeyeceğini anlayanların başka iddialara yöneldiğini de sözlerine ekledi. Bu durum, Türkiye'ye yönelik eleştirilerin ve suçlamaların ardındaki siyasi motivasyonlara işaret ediyor. Turan'ın açıklamaları, 1915 olaylarının salt tarihi bir mesele olmaktan ziyade, siyasi bir araç olarak kullanıldığı yönündeki görüşleri destekliyor.

"Soykırım Arayan Gazze'ye Baksın!"

Bülent Turan, Türklerin tarihlerinde birçok ihanetle karşılaştığını vurgulayarak, soykırım iddialarına Gazze'yi örnek gösterdi. Turan, "Soykırım arayan varsa Gazze'ye baksın. Düne bakmasın, bugüne baksın. Soykırım arayan varsa '2 milyon kişiyi süreriz.' diyenlere baksın. Soykırım arayan varsa bir yılda 100 bin insanı şehit eden, çocuk, yaşlı, kadın demeden öldürenlere baksın" şeklinde konuştu. Bu sözler, İsrail'in Gazze'deki eylemlerine yönelik sert bir eleştiri niteliği taşıyor ve uluslararası kamuoyunun dikkatini bu bölgedeki insanlık dramına çekmeyi amaçlıyor.

Turan, ayrıca Türkiye'nin arşivlerini açma çağrısını yineleyerek, 1915 olaylarında sistematik bir soykırımın olmadığını savundu. Bu çağrı, Türkiye'nin tarihi gerçeklerin ortaya çıkarılması konusunda şeffaf bir tutum sergilediğini gösteriyor.

Siyasete Katılım Çağrısı ve Sonuç

Programda, Türkiye'nin Paris Başkonsolosu Kerem Yılmaz ve UID Genel Başkanı Kenan Hasan Aslan da konuşmalar yaptı. Yılmaz, Türk derneklerinin eğitim konusundaki çalışmalarını desteklediklerini belirtirken, Aslan ise Fransa'daki Türklerin siyasete katılımının önemine vurgu yaptı. Aslan, "Türkiye seçimlerinde nasıl gayret gösteriyorsak, buradaki seçimler için 2 kat, 3 kat daha fazla çalışıp, buradaki seçimlerde siyasal katılımı hep birlikte artıracağız" dedi. Bu çağrı, Avrupa'daki Türklerin bulundukları ülkelerde daha aktif rol almalarını teşvik etmeyi amaçlıyor.

Bülent Turan'ın 1915 olayları ve Gazze'ye ilişkin açıklamaları, Türkiye'nin dış politikadaki duruşunu ve uluslararası meselelere yaklaşımını yansıtıyor. Turan'ın sert eleştirileri ve siyasete katılım çağrısı, Türkiye'nin hem kendi tarihini savunma hem de diasporasını güçlendirme çabalarının bir parçası olarak değerlendirilebilir.