Kırıkkale'de 11 yıl önce kaybolan Hüseyin Okumuşoğlu'nun cesedi, bir apartman dairesindeki dondurucuda bulundu. Aile, olayın organize bir cinayet olduğunu iddia ediyor. Kardeşler, cesedin çürümediğini ve sırtında bıçak izleri olduğunu belirtiyor. Ayrıca, Hüseyin Okumuşoğlu'nun kaybolmadan önce yaşadığı şüpheli yangın ve kayıp bir çanta da olayın gizemini artırıyor. Cinayetin baş şüphelisi olarak görülen Meliha Veske'nin ise hayatını kaybettiği öğrenildi.

Yangınla Başlayan Gizemli Kayıp

Hüseyin Okumuşoğlu'nun kaybolmadan kısa süre önce Ankara'daki evinde şüpheli bir yangın çıktı. Kardeşi Yılmaz Okumuşoğlu, ağabeyinin yangından önce siyah gözlüklü, peçeli bir kadının yardım istediğini anlattı. Ağabeyi kapıyı açtıktan sonra kendinden geçmiş ve uyandığında evin yatak odası yanmıştı. Hastaneye kaldırıldığında yanık izi olmamasına rağmen vücudunda şişmeler vardı.

Kayıp El Çantası ve Şüpheli Not

Olayın bir diğer dikkat çeken noktası ise Hüseyin Okumuşoğlu'nun yanındaki kayıp çanta. Aile, bu çantanın cinayetle bağlantılı olabileceğini düşünüyor. Kardeş Mahir Okumuşoğlu, "O çanta hastaneye geldiğinde yanındaydı. Meliha Veske diye biri geldi ve ağabeyim 'çantamı ona ver' dedi. O günden beri çanta kayıp. Ağabeyim, tüm birikimini bu kadına verdiğini, hatta onun adına kredi çektiğini söylemişti." dedi. Ayrıca, Hüseyin Okumuşoğlu'nun özel eşyaları arasında el yazısıyla yazılmış bir not bulundu: "Tüm birikimimi Meliha Veske’ye verdim, onu almak için onun evine gidiyorum." Bu nottan sonra kendisinden bir daha haber alınamadı.

Aileden Organize Cinayet İddiası

Aile fertleri, olayın tek bir kişinin yapabileceği bir şey olmadığını ve organize bir cinayet şüphesi taşıdığını ifade ediyor. Kardeş Mahir Okumuşoğlu, "Ağabeyimin kaybolduğu ev ile cesedinin bulunduğu ev bir kilometre mesafedeydi. O zaman da bu durumu yetkililere bildirmiştik. El yazısının kime ait olduğu biliniyor ama üzerine gidilmedi. Acaba bu işin destekçileri mi vardı?" diye konuştu.

Mahir Okumuşoğlu, cinayetle ilgili baş şüpheli olarak görülen Meliha Veske'nin tek başına hareket etmediğini düşünüyor: "Bu kadın, cinlerle ve muskalarla uğraşan biriymiş. İnsanları etkilediği söyleniyor. Hüseyin Okumuşoğlu’nu dondurucuya koyan kişi tek başına olamaz. Onlara yardım ve yataklık yapanlar en ağır cezayla yargılanmalı."

Ailenin avukatı, soruşturmanın derinleştirilmesi ve tüm şüphelilerin ortaya çıkarılması için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti. Olayın aydınlatılması için tüm delillerin titizlikle incelenmesi ve adaletin sağlanması bekleniyor.

Hüseyin Okumuşoğlu'nun dondurucuda bulunmasıyla ortaya çıkan bu karmaşık ve trajik olay, ailenin hayatını derinden etkilemiş durumda. Aile, adaletin yerini bulmasını ve cinayetin tüm sorumlularının cezalandırılmasını umut ediyor. Olayın tüm detayları aydınlatıldığında, Hüseyin Okumuşoğlu'nun neden ve kimler tarafından öldürüldüğü sorusu da yanıt bulacak.