İstanbul'un Bahçelievler ilçesine bağlı Şirinevler semtinde, meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem sonrasında bir binanın riskli bulunması üzerine boşaltılması, bölgede yaşayan vatandaşlar arasında büyük bir tedirginliğe yol açtı. Olay, depremin İstanbul genelinde yarattığı endişeyi bir kez daha gözler önüne sererken, binaların depreme dayanıklılığı konusundaki hassasiyeti de artırdı.
Şirinevler'de Panik Anları
CNN TÜRK muhabiri Emrah Çakmak'ın olay yerinden yaptığı açıklamalar, yaşanan panik anlarını ve yetkililerin aldığı önlemleri detaylı bir şekilde aktardı. Çakmak'ın bildirdiğine göre, depremin hemen ardından yapılan incelemelerde binanın taşıyıcı kolonlarında çatlaklar tespit edildi. Bu durum, binanın güvenliği açısından risk oluşturduğu gerekçesiyle, yetkilileri harekete geçirdi ve binanın derhal boşaltılması kararı alındı.
Binada yaşayanlar, kısa sürede eşyalarını toplayarak binayı terk etmek zorunda kaldı. Bu sırada, bazı vatandaşların gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü. Yetkililer, boşaltılan binanın çevresinde güvenlik önlemleri alarak, binaya giriş çıkışları yasakladı. Ayrıca, binanın durumuyla ilgili detaylı bir inceleme başlatıldığı ve inceleme sonucuna göre binanın geleceği hakkında karar verileceği belirtildi.
Riskli Binalar ve Deprem Gerçeği
Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olması nedeniyle, riskli binalar konusu her zaman gündemde kalmaya devam ediyor. Özellikle 1999 Marmara depremi sonrasında, binaların depreme dayanıklılığı konusundaki farkındalık artmış olsa da, hala birçok riskli binanın bulunduğu biliniyor. Uzmanlar, bu tür olayların yaşanmaması için, binaların düzenli olarak kontrol edilmesi ve gerekli güçlendirme çalışmalarının yapılması gerektiğini vurguluyor.
Riskli binaların tespiti ve güçlendirilmesi konusunda devletin de önemli çalışmaları bulunuyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen kentsel dönüşüm projeleri, riskli binaların yıkılarak yerine depreme dayanıklı yeni binaların yapılmasını amaçlıyor. Ancak, bu projelerin hayata geçirilmesi sürecinde yaşanan sorunlar ve vatandaşların yaşadığı mağduriyetler, kentsel dönüşümün daha hızlı ve etkin bir şekilde yapılması gerektiğini gösteriyor.
Vatandaşların da bu konuda bilinçli olması ve binalarının depreme dayanıklılığı konusunda gerekli önlemleri alması gerekiyor. Binaların düzenli olarak kontrol ettirilmesi, olası risklerin erken tespit edilmesini sağlayarak, can ve mal kayıplarının önüne geçebilir. Ayrıca, deprem sigortası yaptırmak da, deprem sonrasında yaşanabilecek maddi kayıpların telafi edilmesine yardımcı olabilir.
Deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmek ve gerekli önlemleri almak, hepimizin sorumluluğunda. Şirinevler'de yaşanan bu olay, bir kez daha deprem konusundaki hassasiyetimizi artırmalı ve gerekli adımları atmamız için bizi harekete geçirmelidir.