05 Mayıs 2025 Pazartesi

Sırrı Süreyya Önder'in İmralı Notları: Son Sözleri Ne Anlama Geliyor?

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder'in vefatı Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Önder'in İmralı'ya yaptığı son ziyarette aldığı notlar ise merak konusu oldu. Özellikle "siyasi ve hukuki tanınma" ifadesi, siyasi çevrelerde büyük yankı uyandırdı. Peki, bu notlar ne anlama geliyor? İşte detaylar...

Öcalan'dan Taziye Mesajı ve Son Notlar

Sırrı Süreyya Önder'in vefatının ardından Abdullah Öcalan bir taziye mesajı yayınladı. Öcalan mesajında, "27 Şubat’ta, son görüşmemizde yapacağımız çağrıya eklediğimiz son cümleyi elleriyle not almıştı ve bizzat okumak istemişti" ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Önder'in son anlarında dahi barış sürecine ne kadar önem verdiğini gösteriyor.

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, DEM Parti İmralı Heyeti'nin son ziyaretinde Abdullah Öcalan, Sırrı Süreyya Önder'e sözlü olarak şu notu iletti: "Şüphesiz pratikte silahların bırakılması ve PKK’nin kendini feshi; demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir." Önder bu notu el yazısıyla kaleme alarak, çağrının okunmasının ardından kamuoyuna duyurdu.

Siyasi ve Hukuki Tanınma Ne Anlama Geliyor?

"Siyasi ve hukuki tanınma" ifadesi, Kürt sorununun çözümünde yeni bir aşamaya geçilmesi anlamına gelebilir. Bu ifade, PKK'nın silah bırakması ve demokratik siyasete dahil olması karşılığında devletin de Kürtlerin siyasi haklarını ve kimliğini tanıması gerektiği şeklinde yorumlanıyor. Bu durum, Türkiye'nin Kürt sorunuyla ilgili gelecekteki politikaları açısından önemli bir dönüm noktası olabilir.

Sırrı Süreyya Önder'in İmralı'da not aldığı çağrının son cümlesi şöyleydi:

  • "Şüphesiz pratikte silahların bırakılması ve PKK’nin kendini feshi;
  • Demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir."

Önder, 27 Şubat'ta İmralı'ya yaptığı son ziyarette Abdullah Öcalan ile birlikte "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" yapmıştı. Sağlık sorunları nedeniyle bu tarihten sonra İmralı'ya gidememişti.

Sırrı Süreyya Önder'in vefatı, Türkiye siyaseti ve Kürt sorununun çözümü için önemli bir kayıp olarak değerlendiriliyor. Onun İmralı'da aldığı son notlar ve "siyasi ve hukuki tanınma" vurgusu, gelecekteki barış görüşmeleri için bir yol haritası niteliği taşıyor. Önder'in mirası, Türkiye'nin demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü yolunda atacağı adımlara ışık tutmaya devam edecek.

İlgili Haberler