Ütüyle Cinayet! Eşini Öldüren Koca Pişman Mı? Şok Savunma!
Gündem

Ütüyle Cinayet! Eşini Öldüren Koca Pişman Mı? Şok Savunma!


27 May 20255 dk okuma33 görüntülenmeSon güncelleme: 26 July 2025

Tekirdağ'da yaşanan kan donduran olayda, Hasan Dim isimli şahıs eşi Elif Dim'i darbederek ve başına ütüyle vurarak öldürmek suçundan yargılanıyor. Olayın ardından "Tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıkan Hasan Dim'in savunması ise şaşkınlık yarattı. "Bu olaydan dolayı çok pişmanım" diyen Dim, eşini ütüyle öldürmediğini iddia etti.

Cinayet Gecesi Neler Yaşandı?

Olay, 23 Ağustos 2024 tarihinde Süleymanpaşa ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre, çiğ köfte dükkanı işleten Hasan Dim ile fabrikada işçi olarak çalışan eşi Elif Dim arasında, çocukların evde olmadığı bir sırada tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Hasan Dim, eşini darbederek öldürdü. Cinayetin ardından kahvehanede çalışan oğlunun yanına giden Dim, "Anneni öldürdüm" diyerek olay yerinden uzaklaştı.

Eve giden oğlu, annesini hareketsiz halde bulduktan sonra durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Elif Dim'in hayatını kaybettiğini belirledi. Tekirdağ Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopside, Elif Dim'in darbedilerek öldürüldüğü tespit edildi.

Hasan Dim'in Şok Savunması

Hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Hasan Dim, mahkemede yaptığı savunmada şunları söyledi:

"Bu olaydan dolayı çok pişmanım. Evet herkes bir şeyini kaybetti ama ben 18 yılımı paylaştığım diğer yarımı kaybettim. Ben eşimi ütü ile öldürmedim. Ütünün alt tarafı zaten kırıktı bunu ben de biliyorum, o evde yaşayan herkes de biliyor. Ben ütüyü yerden alıp komodinin üstüne koydum."

Sanık Dim'in bu savunması, olayın seyrini değiştirecek mi merak konusu. Mahkeme, olayla ilgili detaylı inceleme başlattı.

Adalet Yerini Bulacak Mı?

Tekirdağ'da yaşanan bu üzücü olay, toplumda büyük yankı uyandırdı. Elif Dim'in ani ölümü, ailesini ve sevenlerini yasa boğarken, Hasan Dim'in savunması ise kafalarda soru işaretleri yarattı. Mahkemenin vereceği karar, hem olayın aydınlatılması hem de adaletin yerini bulması açısından büyük önem taşıyor.

Bu tür olayların önüne geçmek için toplum olarak şiddete karşı daha duyarlı olmamız ve gerekli önlemleri almamız gerekiyor. Unutmayalım ki, şiddet hiçbir zaman çözüm değildir ve her zaman telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurur.