Vestel, Türkiye'nin önde gelen teknoloji şirketlerinden biri olarak bilinirken, son dönemde aldığı kararlar ile gündeme gelmeye devam ediyor. Şirket, iş gücünün yaklaşık yüzde 10'unu oluşturan 2 bin çalışanla yollarını ayırma kararı aldı. Bu karar, Zorlu Holding tarafından verimlilik planı ve borç hafifletme stratejisi kapsamında alındığı şeklinde açıklanırken, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. İşten çıkarmaların ardında yatan nedenler ve şirketin geleceği hakkında merak edilen tüm detaylar bu haberimizde.

Vestel'de Verimlilik Hamlesi mi?

Zorlu Holding CEO'su Ömer Yüngül, Vestel'de yaşanan işten çıkarmaları doğrulayarak, bu kararın tamamen verimlilik odaklı olduğunu belirtti. Yüngül, Bloomberg HT yayınına katılarak şu açıklamalarda bulundu:

Şirketin bu hamlesi, operasyonel süreçleri daha etkin hale getirme ve rekabet gücünü artırma amacı taşıyor. Ancak, 2 bin çalışanın işten çıkarılması, ekonomik olarak zor zamanlar geçiren birçok aile için büyük bir darbe anlamına geliyor.

Borçlar mı Etkili Oldu?

Zorlu Holding'in yaklaşık 4,9 milyar dolarlık borç yükü, şirketin varlık satışı yapma olasılığını gündeme getiriyor. Bloomberg'in şirkete yakın kaynaklara dayandırdığı bilgilere göre, holding gayrimenkul dahil olmak üzere bazı varlıklarını satmayı değerlendiriyor. CEO Yüngül, bu konuda net bir açıklama yapmaktan kaçınsa da, “Şirketler dinamik yapılardır, her şey alınır, her şey satılır” diyerek bu olasılığı açık kapı bıraktı.

Varlık satışı planları, şirketin finansal yapısını güçlendirme ve borçlarını azaltma hedefiyle paralel ilerliyor. Ancak, bu durum Vestel'in geleceği hakkında soru işaretleri yaratıyor. Şirketin hangi varlıklarını satacağı ve bu satışların operasyonel faaliyetlere nasıl yansıyacağı merak konusu.

Ekonomik Baskılar ve Gelecek Beklentileri

Vestel'in yaşadığı bu süreç, genel olarak Türk şirketlerinin karşı karşıya olduğu ekonomik baskıları da gözler önüne seriyor. Yüksek enflasyon, Avrupa'daki zayıf talep ve siyasi belirsizlikler, şirketlerin kâr marjlarını daraltıyor ve yatırımcı güvenini zedeliyor. Türk lirası borçlanma maliyetlerinin yüksek seyretmesi de bu baskıyı artıran unsurlar arasında yer alıyor.

Vestel'in hisseleri, yıl başından itibaren yüzde 40'ın üzerinde değer kaybetti. Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, şirketin likidite sorunları ve zayıflayan operasyonel performansı nedeniyle kredi notunu düşürdü. Tüm bu gelişmeler, şirketin geleceği hakkında endişeleri artırıyor.

Ancak, Zorlu Holding'in 1,3 milyar dolarlık kısa vadeli Türk lirası borcunu 15 yıl vadeli Euro kredilerle yeniden yapılandırması ve ek olarak 500 milyon Euro tutarında yeni finansman sağlaması, şirketin finansal olarak rahatlama çabası olarak değerlendirilebilir. Bu adımlarla grubun kısa vadeli borç oranı azaltılmaya çalışılıyor.

Sonuç olarak, Vestel'de yaşanan işten çıkarmalar ve finansal yeniden yapılandırma süreci, şirketin daha verimli ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşma hedefiyle atılan adımlar olarak görülüyor. Ancak, bu sürecin çalışanlar üzerindeki olumsuz etkileri ve şirketin uzun vadeli performansı yakından takip edilmesi gereken önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Vestel'in bu zorlu süreçten nasıl çıkacağı ve gelecekteki stratejileri, Türk ekonomisi için de önemli bir gösterge olacaktır.