Gezi Parkı davası tutuklusu ve TİP Hatay Milletvekili seçildikten sonra milletvekilliği düşürülen Can Atalay'ın annesi Şükran Atalay, CHP'nin Beylikdüzü'nde düzenlediği 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' halk buluşmasına katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Oğlunun yaşadığı haksızlığa dikkat çeken Atalay, "Bu nefret, bu kin bitsin artık. Yeter!" diyerek isyanını dile getirdi.
Şükran Atalay'dan Duygusal Çağrı
Oğlunun durumu hakkında konuşan Şükran Atalay, yetkililere seslenerek, "Kendi yaptıkları kanunlara, anayasaya uysunlar. Kendileriyle ters düşmesinler. Kendi evlatlarının yüzüne bakarken utanmasınlar. Yazık bu memlekete. Gençlere, çocuklara yazık. Biraz sevgi göstersinler. Başka bir şey istemiyoruz, adalet istiyoruz." ifadelerini kullandı. 3 yıldır oğlu Can Atalay'ın içeride olduğunu belirten anne Atalay, "Bunun hesabını kim verecek bize? Ben bunları söylerken utanıyorum, onlar utanmıyor." şeklinde konuştu.
Ayrıca, demokrasi ve adalet için mücadele eden herkese teşekkürlerini ileten Şükran Atalay, "Muasır medeniyetlere ulaşmak için aydın insanlar çabalıyor. Bu mücadele bir demokrasi mücadelesi. Herkes birbirini sevsin. Bu çağrıyı yapabilirim." dedi. Atalay'ın konuşması sırasında duygusal anlar yaşandı.
Can Atalay'ın Talepleri Nelerdi?
Şükran Atalay, oğlunun taleplerini de hatırlatarak, "Can, 'İnsanlar onuruyla ekmeğini kazanırken ölmesin. Çocuklar tarikat yurtlarında yanmasın. Öğrenciler bilimsel, parasız, laik eğitim alsın' demişti. Bunlar kötü talepler değil." şeklinde konuştu. Oğlunun kendi için bir şey istemediğini, sadece insanlar için adalet istediğini vurgulayan Atalay, "O bir vatansever. O memleketini terk edip gitmedi. Ben bir anne olarak ‘Git oğlum, değmez’ dedim; ‘Anneciğim bir suçum yok ve ben ülkemi çok seviyorum’ dedi. Gitmedi. İyi bir evlat yetiştirmeye çalıştık. Çamur atmaya çalışsalar da o çamur tutmuyor. Kimse inanmıyor. AK Partilisi de MHP’lisi de inanmıyor.” ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Hukuk ve Adalet Beklentisi
Can Atalay'ın annesi Şükran Atalay'ın feryadı, Türkiye'de yaşanan hukuksuzluklara ve adaletsizliklere karşı bir isyan niteliğinde. Atalay'ın çağrısı, toplumun her kesiminden insanın adalet, sevgi ve hoşgörü beklentisini yansıtıyor. Umuyoruz ki, bu çağrı yetkililer tarafından duyulur ve Türkiye'de adalet ve hukuk devleti ilkeleri yeniden tesis edilir.
