Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan yaklaşık 600 bin işçinin merakla beklediği 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinde tansiyon yükseliyor. İşçi sendikaları, hükümetin zam teklifini bir an önce sunmasını isterken, aksi takdirde grev sürecinin başlayabileceği uyarısında bulundu. TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar'ın açıklamaları, işçilerin sabrının taştığını gösteriyor.

Zam Teklifi Beklentisi ve Grev Uyarısı

TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, hükümetin henüz bir zam teklifi sunmamasına tepki göstererek, "Yaklaşık 3 aydır hükümetten teklif bekliyoruz. Birçok iş yerinde grev sürecine yaklaşıyoruz, mayıs ayı bitmeden ilk teklif kesinlikle masaya gelmeli" dedi. Ağar, teklifin gelmemesinin ve sözleşme sürecinin uzamasından duydukları rahatsızlığı dile getirdi. İşçiler, aileleriyle birlikte yaklaşık 2-3 milyon insanın gelecek teklife odaklandığını ve hükümetten beklentileri karşılayacak bir teklif sunmasını bekliyor.

TÜRK-İŞ'in Talepleri Neler?

TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ'in ortak hazırladıkları taslakta yer alan temel talepler şu şekilde:

• Günlük en düşük ücretin 1800 liraya yükseltilmesi
• Bu artışın ardından ücretlere 2025'in ilk altı ayı için yüzde 50 zam yapılması
• Diğer altı aylık dönemler için ise yüzde 25 zam yapılması
• Bunun üzerine yüzde 10 refah payı verilmesi

Sürecin Önemi ve Etkileri

Kamuda yaklaşık 600 bin işçinin ücret artışının belirleneceği Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, sadece kamu işçilerini değil, diğer tüm sözleşmeleri de yakından ilgilendiriyor. Bu sözleşmelerin başında yaklaşık 4 milyon memur ile 2,5 milyon memur emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri geliyor. Ayrıca, bu protokol, 160 binden fazla işçiyi kapsayan Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Grup Toplu İş Sözleşmesi başta olmak üzere özel sektörde imzalanacak toplu iş sözleşmelerini de etkileyecek.

Kamu işçilerinin zam beklentisi ve grev uyarısı, önümüzdeki günlerde yapılacak görüşmelerin seyrini belirleyecek. Hükümetin nasıl bir teklifle geleceği ve işçi sendikalarının bu teklife nasıl yanıt vereceği merakla bekleniyor. Bu süreç, sadece kamu işçilerinin değil, tüm çalışanların ekonomik geleceği açısından kritik bir öneme sahip.