Türkiye Ekonomisi Alarm Veriyor: Hukuksuzluk Yatırımı Nasıl Engelliyor?
Finans

Türkiye Ekonomisi Alarm Veriyor: Hukuksuzluk Yatırımı Nasıl Engelliyor?


28 June 20255 dk okuma12 görüntülenmeSon güncelleme: 01 July 2025

Financial Times gazetesi, Türkiye ekonomisi üzerine yayımladığı analizde, artan yaşam maliyetleri ve toplumsal huzursuzluğun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın planlarını riske attığını belirtiyor. Gazete, Türkiye'deki iş dünyasının sadece ekonomik istikrarsızlıktan değil, aynı zamanda siyasi baskılardan da endişe duyduğunu vurguluyor. Peki, Türkiye ekonomisi için en büyük risk ne?

Yatırımcıyı Korkutan Hukuksuzluk

İsmini vermek istemeyen bir iş insanı, Financial Times'a yaptığı açıklamada, "Yüksek enflasyonla yaşayabiliriz ama yatırım yapmamızın önündeki en büyük caydırıcı unsur hukuk devletinin olmaması. Hükümetle tamamen uyumlu değilseniz, gelip sizi hedef alabilirler" ifadelerini kullandı. Bu durum, yatırımcıların Türkiye'ye olan güvenini ciddi şekilde sarsıyor. TÜSİAD yöneticilerinin gözaltına alınması gibi olaylar, yatırımcıların gözünde riskleri daha da artırıyor.

Analizde, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in göreve dönmesiyle birlikte uygulanan sıkı para politikasının başlangıçta olumlu etkiler yarattığı belirtiliyor. Enflasyonun yüzde 75'ten yüzde 40'a düşmesi ve Merkez Bankası rezervlerinin toparlanması bu olumlu gelişmeler arasında sayılıyor. Ancak, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması gibi olaylar, piyasalarda panik havası yaratarak bu olumlu gidişatı sekteye uğratabiliyor.

Krediyle Büyüme Modeli Sonuna Gelindi mi?

Financial Times'ın analizine göre, hukukun üstünlüğü endeksinde 142 ülke arasında 117. sırada yer alan Türkiye, yatırımcılar için yüksek riskli bir ülke olarak görülüyor. Erdoğan'ın geçmişte uyguladığı kredi genişlemesi, düşük faiz ve inşaat odaklı büyüme modelinin artık sürdürülebilir olmadığı vurgulanıyor. Ekonomistler, "Türkiye'nin krediyle büyüme modeli tükendi" görüşünde birleşiyor.

Gazete, son beş yılda dört Merkez Bankası başkanının ve üç Hazine Bakanı'nın değiştiğine dikkat çekerek, yeni bir görev değişikliğinin Türk Lirası'nda yeni bir çöküşe yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Bu durum, Türkiye ekonomisinin kırılganlığını ve belirsizliğini gözler önüne seriyor.

Yabancı Yatırımcıların Borsa İlgisi Ne Kadar Sürdürülebilir?

Haziran ayında Türkiye odaklı borsa yatırım fonlarına (ETF) artan girişler, Borsa İstanbul'da uluslararası ilginin yeniden canlandığına işaret ediyor. MSCI Turkey ETF, haziran ayında 21.4 milyon dolarlık giriş gördü. Ancak, uzmanlar bu girişlerin uzun vadeli ve stratejik mi, yoksa kısa vadeli ve taktiksel mi olduğu konusunda farklı görüşlere sahip.

Global Securities'ten Can Oksun, yabancı ilgisinin daha istikrarlı olduğunu belirtirken, Frankfurt merkezli DWS Investment'tan Sebastian Kahlfeld ise bu girişlerin daha çok taktiksel nitelikte olduğunu ifade ediyor. Türkiye'nin ortodoks ekonomi politikalarına dönüş yolunda ilerlemesi halinde değerlemelerin artabileceği belirtiliyor. Ancak, hukuk devleti ilkesinin güçlendirilmemesi ve siyasi risklerin devam etmesi durumunda, yabancı yatırımcıların ilgisi kısa sürede sönebilir.

Sonuç

Türkiye ekonomisi, yüksek enflasyon ve siyasi baskılarla mücadele ederken, en büyük risklerden biri hukuk devletinin zayıflaması olarak öne çıkıyor. Yatırımcılar, yüksek enflasyonla baş edebileceklerini ancak hukuksuzluğun yatırım yapmalarını engellediğini belirtiyor. Hükümetin, yatırımcı güvenini yeniden tesis etmek için hukuk devleti ilkesini güçlendirmesi ve siyasi riskleri azaltması gerekiyor. Aksi takdirde, Türkiye ekonomisi için zorlu bir süreç devam edebilir.